Tarihte ve Günümüzde Türk Rus İlişkileri
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 9 Ağustos salı günü Rusya’ya ziyarette bulunacak. Rusya Devlet Başkanı V.Putin’in daveti ile gerçekleşen bu ziyarette iki ülke lideri, bölgesel gelişmeleri ve ilişkileri konuşacak.
Gelin bu ziyaret öncesi Rusya ile olan geçmişe bir ışık tutalım.
Türkler ve Ruslar çok eski tarihlerden beridir etkileşim halindeler. Bazen savaştılar bazen dost oldular ve bu ilişki uzun zamandır aynı tempoda yaşanmakta.
Osmanlı döneminde ağırlıklı olarak savaşların yaşandığını görmekteyiz. Bunun sebebi Osmanlı’nın Karadenizi iç deniz haline getirmek istemesi, Kırım meselesi ve Rusya’nın sıcak denizlere inme politikası.
Bu iki ülke çıkarları çatıştığı için sık sık savaşmış ancak belli bir bölgeyi hakimiyet altında tutmak dışında yenişememiştir.
Rusya ile yaşanan ilişkiler kurtuluş savaşı zamanına gelindiğinde bir takım değişiklikler yaşadı. Batıya karşı ortak çıkarları olan bu iki ülke yapmış oldukları anlaşmalar ile sınırlarını belirlemiş ve hem askeri hem ticari anlamda bağ kurmuştur.
Cumhuriyetin ilanından sonra bu iyi ilişkiler 20 yıl kadar devam etti. İkinci dünya savaşından sonra Sovyet Rusya Türkiye’den toprak ve boğazlarda üs istedi ve bu gelişmenin ardından Türkiye batı bloğunun yanında yer aldı. NATO’nun kurulması ve Türkiye’nin üye olmasıyla Rusya bu isteklerinden vazgeçse de soğuk savaş başlamıştı ve ABD ile Sovyetler arasında Türkiye artık bir ABD tarafıydı.
ABD’nin yanında yer alan Türkiye uzun süre Rusya ile ayrı blokta yer aldı ve dostluk ilişkileri sınırlı kaldı.
2009 yılından itibaren Rusya ile ilişkiler özellikle ticari anlamda gelişti. Doğal gaz alımı ve Nükleer tesis ile ilgili adımlar ilişkileri hızlandırsa da, Suriye konusunda ayrı düşen iki ülke savaş uçağının düşürülmesi ile çatışmanın eşiğine geldi. Ancak yeniden ilişkiler düzelmeye başladı ve günümüzde çıkarları olan bu iki ülke yeniden bir araya geliyor.
Peki Rusya ziyaretinin önemi nedir?
Rusya bilindiği üzere NATO‘nun kurulmasında etkin olan bir ülke. Dünyada yer alan iki bloktan birinin baş temsilcisi. ABD’nin rakibi ve Türkiye’nin Rusya ile ilişkide olması başta ABD olmak üzere Avrupa’ya karşı atılmış bir adım.
Özellikle 15 temmuz darbe girişimi ile birlikte batıya karşı artan öfke ve nefret Rusya’ya olan ziyareti çok daha fazla anlamlı kılmakta.
Rusya ile yapılacak anlaşmalar, geliştirilecek ilişkiler, ilerleyen yıllarda artarak devam edebilir. Bu da Türkiye’nin ABD ve AB eksenli çizgisinden uzaklaşmasına neden olacaktır.
Bunun hem olumlu hem olumsuz yanları olacağı gibi Türkiye’de her kesimi etkileyecektir. Rusya ile yapılacak bu görüşme batıya verilen bir göz dağı mı yoksa yeni bir yol haritası mı bunu zaman gösterecektir.
v